Uzayda 37 gün geçiren farelerde garip değişim

Uzay, her zaman insanların dayanıklılığını zorlayan bir ortam olmuştur. Sıfır yerçekimi ve yüksek radyasyon gibi ekstrem koşullar, insan fizyolojisi üzerinde derin etkiler bırakabilir. Uzayda uzun süre kalmanın, kan hücrelerinden kemiklere kadar birçok değişime yol açtığı biliniyor.

Ancak, bu değişimlerin hangi spesifik noktalarda gerçekleştiği henüz tam anlamıyla çözülememiş durumda. Neyse ki, bu tür araştırmalar için insanlar yerine sıklıkla fareler kullanılmakta ve bu sayede güvenli bir şekilde kritik verilere ulaşılmaktadır.

Örneğin, NASA’nın araştırmaları uzayda geçirilen her bir aylık sürede, ağırlık taşıyan kemiklerin yoğunluğunda en az %1 oranında bir azalma olabileceğini gösteriyor. İlk bakışta %1 önemsiz gibi görünse de, bu oran düşündüğünüzden çok daha ciddi. Ayrıca bu süreç, iki hafta gibi kısa bir sürede %20’lik kas kütlesi kaybıyla birlikte gerçekleşebiliyor. Böylesi dramatik kayıpların mekanizmalarını anlamak, hem mevcut hem de gelecekteki uzay görevlerinin sağlıklı ve güvenli bir şekilde tamamlanması için büyük önem taşıyor.

Yeni bir çalışma kapsamında, dişi fareler Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (UUİ) 37 gün boyunca tutuldu. Bu farelerin kemik büyüme süreçleri incelendi ve son derece beklenmedik bulgular ortaya çıktı. Araştırma, kemik kaybının vücutta eşit şekilde dağılmadığını ve ağırlık taşıyan bölgelerin, kas kuvvetiyle yüklenen bölgelere göre daha fazla kayıp yaşadığını ortaya koydu. Örneğin, uyluk kemiklerinde kayıp oranı, omurga kemiklerine kıyasla daha yüksekti. İlginç bir şekilde, yüksek radyasyon seviyelerinin bu duruma etkisi olmadığı gözlemlendi.

Medaka balıklarından farelere uzanan araştırmalar

Önceki çalışmalarda UUİ’ye gönderilen medaka balıkları, kemik kayıplarındaki sürecin daha net anlaşılmasını sağlamıştı. Bulgular, düşük yerçekiminin, kemik yapıcı osteoblastlar ve kemik yıkıcı osteoklastlar arasındaki dengede bozulmaya yol açtığını ortaya koymuştu. Uzaydaki osteoklastların daha aktif çalıştığı ve bu nedenle kemik mineral yoğunluğunun ciddi şekilde düştüğü belirlenmişti.

Ancak yeni çalışma, bu dengenin her kemik tipi için aynı şekilde bozulmadığını öne sürüyor. Örneğin, ağırlık taşıyan uyluk kemikleri uzayda kütle kaybederken, çene ve kafatası kemiklerinde yoğunluk artışı görülebiliyor. Bu artışın, uzayın ilk günlerinde vücudun üst kısmındaki artan kan basıncıyla bağlantılı olduğu düşünülüyor. Astronotlarda yüz şişmesi, baş ağrıları ve koku alma duyusunun etkilenmesi gibi semptomlarla kendini gösteren bu durum, vücudun fazla kanı atmasıyla zamanla dengeleniyor.

Bu kapsamlı çalışma, PLOS One dergisinde yayımlanmış durumda ve uzayın insan fizyolojisi üzerindeki etkilerini anlamamız açısından önemli bir adımı temsil ediyor. İnsanlığın derin uzay keşifleri yolunda daha güvenli ve sağlıklı ilerleyebilmesi adına bu tür çalışmalar büyük bir öneme sahip.

Related Posts

Polonyalı, Macar ve Hint astronotlar uzay yolculuklarına başladı

Polonya, Macaristan ve Hindistan vatandaşı üç astronot, ABD’nin en deneyimli astronotlarından Peggy Whitson ile Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) doğru yola çıktı.

Dünyaca ünlü Çin markasından Tesla’yı kızdıracak hamle!

Katı hal batarya teknolojisine yönelik ilk adımını da bu hamleyle atan şirket, enerji yoğunluğu ve iyon iletkenliği gibi redikal engelleri aşmayı amaçlayan yeni bir elektrot tasarımına ilişkin patentini kamuoyuna ile paylaştı. Patent, katmanlı bir …

BMW’den EV çağına yeni soluk: 800 km menzil, ışık hızında şarj

Alman otomotiv devi BMW, elektrikli araç pazarındaki iddiasını yeni nesil iX3 ile güçlendiriyor. Şirketin “Neue Klasse” adını verdiği yepyeni platform üzerine inşa edilen ilk seri üretim model olacak iX3, 2025 IAA Mobility fuarında dünya prömiyerini …

Bilim kurgu gerçek oldu! Yapay zeka artık zihin okumaya başladı

Avustralya’nın Sydney Üniversitesi’nden araştırmacılar, düşünceleri beyin dalgalarından okuyarak metne dönüştüren bir yapay zeka modeli geliştirdi. Çalışmada, beyin aktivitelerini ölçen giyilebilir elektroensefalogram (EEG) başlığı kullanıldı. Yapay …

iPhone’unuzda yer kalmadıysa bu özellik hayat kurtaracak: İşte yeni özellik

Apple, iOS 26 güncellemesiyle birlikte düşük depolama alanına sahip iPhone kullanıcılarını rahatlatacak yeni bir özelliği hayata geçiriyor. “Dinamik Depolama Rezervi” adı verilen bu sistem, yazılım güncellemeleri sırasında cihazda geçici olarak boş alan oluşturarak, güncelleme işlemlerinin sorunsuz tamamlanmasını sağlıyor.

Google Cloud kesintisi diğer platformları sarstı

12 Haziran 2025 Perşembe günü, teknoloji dünyasında büyük yankı uyandıran bir olay yaşandı. Alphabet bünyesindeki Google Cloud altyapısında meydana gelen ciddi bir kesinti, başta müzik yayın hizmeti Spotify ve anlık mesajlaşma platformu Discord olmak …